Dilek Duası  

Go Back   Dilek Duası > DİLEKDUASI FORUM > Dilekduası Serbest Kürsü

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
tevekkül üzerine... aysima Dinimizi Öğrenelim 2 07-05-14 22:44
allaha sığınma duası hayatmasal Çeşitli Sıkıntı Duaları 1 16-11-13 23:47
Allaha Yakaris Hun Çeşitli Sıkıntı Duaları 2 06-03-13 14:20
Nasıl Tevekkül Etmeli... aysima Dinimizi Öğrenelim 2 12-10-12 04:49
Allaha Tanrı Denilirmi Sky Dinimizi Öğrenelim 0 29-08-11 07:36

Yeni Konu aç Cevapla
Seçenekler Stil
Okunmamış 08-04-14, 22:29   #1 (permalink)
 
zeytınn - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: 15-05-13
Mesajlar: 1.171
Konular: 73
zeytınn is on a distinguished road
Standart Allaha gereği gibi güvenmek (Tevekkül)

Allaha gereği gibi güvenmek (Tevekkül)

Hz.Ömer (R.A):Allah resulü (SAV)in şöyle dediğini duydum, dedi:
‘Eğer siz Allah’a tevekkül (gereği gibi güvenmek) etseydiniz, Allah (c.c) kuşları doyurduğu gibi sizi de rızıklandırırdı. Kuşlar sabahları kursakları boş olarak çıktıkları halde akşam dolu kursaklarla dönerler.’
‘Tevekkül’ kavramı, kendini Allah’a ısmarlamak, O’na teslim etmektir. Hadiste: “Allahumme la tekilna ila enfusina tarfata ayn: Allah’ım bizi bir göz kırpması zaman kadar dahi nefsimize teslim etme!” aynı kökten olan ‘tekilna’ teslim anlamına gelmektedir.
O halde tevekkül, Müslüman’ın başvurduğu sebeplerden sonuç beklememesi onlara asla güvenmemesi, onlara başvurmayı sadece Allah’a itaat adına olduğunu düşünüp bütün işlerin sonucu, karara bağlanma mercii ancak Allah (c.c) olduğu inancına sahip olması demektir.
Konu edindiğimiz hadisi şeriften şunu anlıyoruz: şartlar ne olursa olsun gençlikte, yaşlılıkta, sağlıkta, hastalıkta, sıkıntıda, genişlikte, herhalükarda Allah Teala’ya karşı sürekli bir güven ve itimat halinde olmak Allah Teala bir şeyi dilemişse kimsenin onun asla engellemeyeceğini, dilememişse de hiçbir gücün onu yapamayacağını, rızkı verenin, işleri evirip çevirenin sadece Allah (c.c) olduğu bilinciyle hareket etmek Allah’a gereği gibi tevekkül etmek anlamına gelmektedir. Çalışma, tedbir almak, çabalamak; rızık kazanmak demek değildir. Rızık konusunda böyle olduğu gibi hayatın diğer konularında da böyledir. Çocuk sahibi olmak için evlilik sebebine başvurulmamalıdır, sebep olan evlilik olunca mutlaka çocuk olacak diye bir şey yoktur. Çünkü bütün sebeplerin yuları Allah’ın elindedir, bütün sebeplerin gerisinde Allah (c.c)'ın eli vardır. Allah (c.c) ile kullar arasında sebepler zincirinin olması kulların imtihan edilmesi içindir. Kimi insanlar olayların tesirini sebebe nispet etmekte böylece tevhid inancından uzaklaşmaktadır. Mesela adam şöyle diyor: “Hastamı doktora yetiştirmeseydim ölecekti veya köpek havlamasaydı hırsızlar evimize girecekti. Falan adam beni işe almasaydı rızkım kesilmişti.” Allah’a tevekkül ibadetini yaşayan bir müminin ağzından bu cümleler sudur etmez. Mümin kişi şöyle der: Allah’a hamdolsun şunu vesile kıldı, bunu sebep kıldı da şu iş şöyle oldu. Çünkü mütevekkil kişi bilir ki sebepleri yaratan vesileleri ayağa getiren Allah’tır, dolayısıyla ancak Allah’a borçlu olduğunu bilir ve sadece ona hamdeder, sebep olana da teşekkür ederek dua eder.
Allah’a tevekkül eden, kendisini masivadan (Allah’tan başka şeylerden) sıyırıp Allah’a teslim ettiği için kendisini çok güçlü hisseder. Öyle ki kendisini devletin tepesinde bulunan devlet başkanı, başbakan ve genelkurmay başkanı bu üç zevatın, istediği zaman istediği yerde, her koşulda kendilerini arayabilmesi için kartvizitlerini verdikleri adamdan daha güçlü ve daha emin hissetmektedir. Bunların isim kartlarını üzerinde taşıyan belki de öyle bir yerde kıstırılır ki onlara haber verinceye kadar postu mezata gider. Masivadan tamamen sıyrılıp yalnızca Allah’a gereği gibi tevekkül eden, şah damarından kendisine daha yakın, bütün gizli ve açık halini bilen, her an ve her yerde gücü ve kudreti her şeye galip, tasarrufu herkesin üzerinde nafiz bulunan yüce Allah’a dayandığı ve O’na itimat ettiği için herkesin korktuğu şeylerden o korkmaz, herkesin ümitsizliğe kapıldığı zorluklar karşısında o umut dolu bir yürekle yılmadan, o zorlukları yenebilme cesaretini kendinde hisseder. Zira o kendini Allah’ın bir askeri, bir memuru olduğunu ve kendini her şeye kadir olan yüce bir gücün ve tasarrufun sahibi tarafından desteklendiğine inandığı için sahibi ve muini olan yüce Allah’tan başka hiçbir şeye, hiçbir kimseye baş eğmeyi aklından geçirmez. Çünkü mütevekkil mü’min kendisini güçlü ve emniyette hissetmektedir.

alıntı
__________________
Kalpler uyana, aşkınla yana..Can kurban sana Sultanım ALLAH..
zeytınn isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla

Cevapla

Bookmarks


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Kapalı

Hizli Erisim


Tüm Zamanlar GMT +2 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 10:42.


Powered by vBulletin® Version kapalı
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, yasaya aykırı yada telif hakkı içeren paylaşımları iletişim bölümünden bizlere bildirebilirsiniz