Dilek Duası  

Go Back   Dilek Duası > DİNİMİZ İSLAM > Peygamberimizin Hayatı

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Muradı Olan Kimse İçin İstihare Vetala Günlük Faydalı Dualar 5 09-04-13 19:59
Kötü Huylu Kimse İçin Dua(özellikle perşembe) özlem35. Çeşitli Sıkıntı Duaları 1 10-03-13 20:39
Muradı Olan Kimse İçin İstihare Vetala Hacet Duaları Ve İstek Duaları 5 16-10-12 00:39
Bir Kimsenin Seni İstemesi İçin Dua Vetala Muhabbet Sevgi Ve Aşk Duaları 6 13-12-11 14:28
İslamda Sihir Ve Büyü Hükmü nurcann Sihir Ve Büyüden Korunma Duaları 5 10-12-11 04:29

Yeni Konu aç Cevapla
Seçenekler Stil
Okunmamış 23-02-14, 00:58   #1 (permalink)
Asr
 
Asr - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: 30-12-13
Mesajlar: 197
Konular: 75
Asr is on a distinguished road
Standart Bir Kimsenin Diğer Bir Kimse İçin Ayağa Kalkmasının Hükmü

Bir Kimsenin Diğer Bir Kimse İçin Ayağa Kalkmasının Hükmü

Bir Kimsenin Diğer Bir Kimse İçin Ayağa Kalkmasının Hükmü



Ebû Miclez'den demiştir ki: (Birgün) Hz. Muaviye, Hz. İbn Zübeyr'le Hz. Ibn Amir'in bulundukları yere girdi de Ibn Amir hemen ayağa kalktı, İbn Zübeyr ise oturmaya devam etti. Bunun üzerine Hz. Muaviye (İbn Amir'e hitaben):

Otur (ayağa kalkma)! Çünkü ben Rasûlullah (s.a.)'i: "İnsanların kendisi için ayağa kalkmasından hoşlanan kimse (cehennem) ateş(in) de yerini hazırlasın" derken işittim, dedi.

Tirmizî, edeb 13; Ahmed b. Hanbel. IV, 91, 93.-Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınevi: 16/545.


"Kim bir zengine eğilir, onu yücelttiği ve elindekilere göz diktiği için kendini küçültürse, şahsiyetinin üçte ikisi ve dinin yarısı gider." (Beyhakî, es-Sünenü’l Kübrâ; Alâuddin Abidin, el-Hediyye'l-Alâiyye, 249; Benzer bir hadis ve açıklaması için bk. Fetâvay-i Ibn Salah,18)

"Kim insanların kendisi için hazırola geçmesinden (el-pençe divan durmasından) hoşlanırsa ateşten yerine hazırlansın" buyurdular. (el-Beyan vet-ta'rif, 2/205)


"Rasûlullah (s.a.) hastalandı biz de o oturduğu halde (ayakta) arkasında namaz kıldık...."

Rasûlullah (s.a.) bize bakarak ayakta namaz kıldığımızı gördü, hemen bize işaret etti, biz de oturduk ve namazımızı ona uyarak oturduğumuz yerden kıldık. Selam verince:

Demin neredeyse İranlılarla, Romalıların yaptığını yapıyordunuz. Onlar kralları otururken de ayakta dururlar, buyurdu
Müslim, sala 84.


“Bir adam Ey Allah’ın Rasûlü! birimiz bir kardeşi ve dostu ile karşılaşınca ona eğilebilir mi? diye sordu. Rasûlullah (s.a.v.)’de hayır dedi. Adam onu kucaklar ve öper mi diye sordu, Rasûlullah (s.a.v.)’de hayır dedi. Adam elini tutup musafaha = toka yapabilir mi? deyince evet buyurdular.” (İbn Mâce, Edeb: 27)

ž Tirmizî: Bu hadis hasendir.



Ayrıca birisinin önünde ayağa kalkmanın caiz olduğunu gösteren hadisler de vardır:

a. Ebu Said el-Hudrî anlatıyor: Beni Kureyza yahudileri Hz. Sad b. Muaz’ın hükmünü kabul ettikleri zaman, kendisi(hasta haliyle) bir merkebin sırtında geldi. Peygamberimiz onu görünce oradakilere “Efendinizin/reisinizin önünde kalkın” buyurdu. (Buharî, Atk,17; İstizan, 26)

b. Hz. Aişe anlatıyor: "Hz.peygamber, kızı Fatıma’nın geldiğini gördüğü zaman, “hoş geldin” der ve hemen yerinden kalkar, onu öper ve kendi yerine oturturdu.” (İbn Hacer, 11/50)

c. Hz. Kab’ın tövbesinin kabul edilmesi üzerine ilk defa camiye geldiğinde, Hz. Talha önünden kalkmış ve onu ayakta karşılamıştır. Hz. Peygamber ise bu davranışına bir şey dememiştir. (İbn Hacer, 11/52)

İmam Nevevî ve Hattabî gibi bazı alimlerin de ifade ettikleri gibi, önünden kalktığımız kişi gerçekten faziletiyle buna layık ise, bu kalkmak bir saygının ifadesi olduğu için müstehaptır. (İbn Haceri, 11/51). Çünkü “büyüklerimize saygı, küçüklerimize şefkat göstermeyen bizden değildir” (Câmiu's-sağîr, 5/388) hadisi de bunu emretmektedir.

Şayet bu kalkma işi, bir saygıdan çok, gelen adama aşırı bir büyüklük atfetmekten kaynaklanıyorsa bu caiz değildir. Kalkmayı uygun görmeyen hadisleri bu manaya yorumlamak daha uygun görülmektedir.

Bazı fıkıh kitaplarında; "Mescidde oturanın ve Kur'ân okuya¬nın da yanlarına giren için -eğer kalkılmağa layık birisi ise- saygı için kalkmaları mekruh olmaz." denir. (en-Nemenkanî, el-Fethur'-Rahmani, 2/256)

Aliyyü'l-Kârî'nin açıklamasına göre hadis-i şerifte yasaklanmış olan ayağa kalkma, karşıdakini tazim etmek ve yüceltmek için olan ayağa kalkmadır. O'na yardım veya hizmet etmek için olan ayağa kalkma değildir.

Tahavî, "Ayağa kalkmanın kendisi (liaynihi) mekruh değildir. Mekruh (haram) olan ayağa kalkılmasından hoşlanmak ve kalkılmayacak kimse için kalkmaktır." derken, İbn Vehbân: "Bana göre günümüzde ayağa kalkılması güzel (müstehap) olmalıdır. Çünkü kalkılmaması kin, nefret ve düşmanlığa -özellikle de kalkma adeti olan yerlerde- sebep olabilmektedir." der. (en-Nemenkanî, a.g.e., 2/257)a

Asr-ı saadette müminlerin Hz. Peygamberi (asm) gördüklerinde ayağa kalkma adetleri yoktu. Hatta Enes b. Malik der ki:
"İnsanların Hz. Peygamber’den (asm) daha çok sevdikleri bir kimse yoktu. Buna rağmen onu gördüklerinde ayağa kalkmazlardı. Çünkü onun bundan hoşlanmadığını bilirlerdi. Fakat uzaktan gelen birisini karşılamak üzere ayağa kalkarlardı." (Fetavây-ı Hindiyye, 5/325, 369; Bezzâziye, 6/354; Nevevî, el-Fetâva, 79)


Sonuç olarak:

1. İnsanların kendileri için ayağa kalkılmasını ve el pençe divan durulmasını sevmeleri ve istemeleri haramdır.

2. İlim ehli, edepli, ahlâklı kimseler, baba, dede gibi yakınlar, yolculuktan gelenler için bir gönül alma ve ikram için kalkmak güzeldir, (müstehaptır).

3. İnsanlara zenginliklerinden ötürü ayağa kalkmak haramdır.

4. Kalkılmadığı takdirde, bu hareketin saygısızlık sayılacağı, kine, nefrete ve düşmanlığa ya da kalkmayanın başka bir zarar görmesine sebep olacağı yerlerde ayağa kalkmak, kalkan için günah değildir, ama kalkılan için haramdır. (krş İbn Hacer,11/51-52; Aynî, Umdetü'l-kârî, 20/252; Faruk Beşer, Fetvalarla Çağdaş Hayat, Nun Yayıncılık, İstanbul 1997, s.476-479)


Ebu'l-Velid İbn Rüşd'ün tesbitine göre ayağa kalkma dört şekilde olur:

1. Haram olan kalkma: Kibrinden dolayı kendisine ayağa kalkılma-sını isteyen bir kimseye ayağa kalkmaktır.

2. Mekruh olan ayağa kalkma: Kibir, gurur gibi duygulardan uzak olduğu için kendisine ayağa kalkılmasmı arzu etmediği halde, kendisine ayağa kalkıldığında nefsine bazı haram duygu ve düşüncelerin gelmesinden korkulan ve bir yönüyle de zâlimlere ayağa kalkmayı andıran kalkışlardır.

3. Caiz olan ayağa kalma: Zalimlere ayağa kalkmayı andırmayan ve kendisi için ayağa kalkmasını istemeyen kimseler için iyilik ve ikram niyetiyle yapılan kalkışlardır.

4. Mendup Olan Ayağa Kalkma: Bir yolculuktan dönen kimse için sevinçten dolayı, istikbal için veya bir kimsenin eline geçen nimetten dolayı kendisini tebrik için, yahutta uğradığı bir felaketten dolayı taziye için ayağa kalkmak gibi.
Fethu'l-Bâri, XIII, 290. Mısır 1959.

İbn Hacer ayağa kalkma konusunda bütün bu görüşleri naklettikten sonra, sözlerini şöyle tamamlıyor: "İmam Gazâlî tazim (yüceltme) gayesiyle ayağa kalkmanınsa mekruh olmadığını söylemiştir ki, bu güzel bir açıklamadır.

Biz bu konuyu tahkiki mahsulü olduğuna ve isabetine inandığımız et-Tehânevî'nin şu sözleriyle noktalamak istiyoruz:


"Hz. Muaviye'nin dışarı çıkarken kendisine ayağa kalkılması karşısında "cehennemdeki yerine hazırlansın" hadisini hatırlatmasının sebebi, kendisine, ayağa kalkanların bu kalkışını, krallarına tazim kasdiyle ayağa kalkan Acemlerin kalkışına benzetmesidir.

Binaenaleyh sadece ikram için ayağa kalkmada bir kerahet yoktur. Kerahet Acemlerin krallarına yaptıkları bir tazim ve edeb gösterisi şeklindeki kalkıştadır. Onların krallarına karşı ikram ve tazim gösterisi şeklindeki ayağa kalkmalar selefte asla görülmemiştir."[
İ'laussünen. XVII. 429.]

İbn Hacer meclise gelen bir kimseye- ayağa kalkmasının hükmünü açıklarken dört hüküm zikretmiştir. Bu hükümlerden bazıları (yani 1, 2, ve 3. hükümler) tazim kasdiyle ayağa kalkmakla ilgilidir. Birisi de (yani dördüncü hüküm) istikbâl (karşılama) için ayağa kalkmakla ilgilidir.

Ama oturmakta olan bir kimsenin başı ucunda ayakta dikilmenin hükmünden bahsetmemiştir. Kanaatimize göre bu tür ayakta kalmalar eğer bir kimseyi düşmanların tecavüzünden korumak gibi bir maslahata mebni olarak yapılırsa bunda bir sakınca yoktur. Fakat beklenen kişinin şanını ve ününü arttırmak gayesiyle yapılırsa mekruhtur.
İ'lâussünen, XVII. 430

Nitekim Hudey-biye'de Hz. Mugîre, Hz. Peygamberin başında düşmanların şerrinden korumak amacıyla kılıcıyla beklemiştir. Ayrıca Hz. Peygamber hastalandığı zamanda da başında ayak üstü beklemişlerdir. Bu bekleyişler hiçbir zaman tazim ve ikram kasdıyla olmamıştır. Korumak niyetiyle olmuştur.

Hz. Peygamberin hastalığı esnasında oturduğu yerden namaz kılarken arkasında ayakta namaz kılanları görünce onları bundan men'etmesi, onların bu hareketleri, Acemlerin hareketine benzediğinden değildir. Çünkü ayakta namaz kılmak, Acemlerin davranışına benzetilemez. Ancak onların bu davranışları ileride Acemler gibi davranmalarına yol açabileceği endişesiyle yani sedd-i zerayi kabilinden onları bundan men'etmiştir. Nitekim sözkonusu olayda: "neredeyse Acemler gibi hareket edecektiniz."(
Müslim, sala 84.) sözü geçen namazı ayakta kılmak olayının Acemlerin fiillerine benzemediğini ifade etmektedir. İ'laüssünen, XVII, 428.


5229... Hz. Ebu Ümame'den demiştir ki: (Birgün ) Rasûlullah (s.a.) bastonuna dayanarak yanımıza çıkageldi de biz hemen kendisine ayağa kalktık. Bunun üzerine (bize hitaben):

" Öyle tazim için bir kısmı bir kısmına ayağa kalkan Acemler gibi ayağa kalkmayinız"buyurdu.[Müslim, sahi 84; İbn Mâce, Dua 2; Ahmed b. Hanbel, V, 253-256]


Açıklama

Bu hadis-i şerif, bir kimse için Acemler gibi tazim maksadıyla ayağa kalkmanın caiz olmadığını ifade etmektedir.

Bir önceki hadis-i şerifin şerhinde de açıkladığımız gibi, Acemlerin tazim için biribirlerine ayağa kalkmaları, büyükleri otururken ayakta dikilmeleri şeklinde olmaktadır. Ancak Taberi ve İbn Hacer senedinde kimliği meçhul kimseler bulunduğu gerekçesiyle bu hadisi muzdarib hadis denilen zayıf hadislerden saymışlardır.

__________________
“Olmayacak duaya amin deme” dedi… Oysa dua’yı kabul eden Rabbim’di... Olmayacağını nereden bilebilirdi…
Asr isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla

Cevapla

Bookmarks

Etiketler
ayağa kalkmanın hükmü, sünnet

Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Kapalı

Hizli Erisim


Tüm Zamanlar GMT +2 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 16:40.


Powered by vBulletin® Version kapalı
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, yasaya aykırı yada telif hakkı içeren paylaşımları iletişim bölümünden bizlere bildirebilirsiniz