Dilek Duası  

Go Back   Dilek Duası > DİNİMİZ İSLAM > Tasavvuf

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Keşfi Kalb Duası Budur nurcann Hacet Duaları Ve İstek Duaları 1 26-04-13 08:26
Zekâtın Teşriî Hikmeti doguasya Zekat 2 30-11-11 05:14

Yeni Konu aç Cevapla
Seçenekler Stil
Okunmamış 06-06-13, 23:08   #1 (permalink)
Hun
TECRÜBELİ ÜYE
 
Üyelik tarihi: 30-09-12
Mesajlar: 1.505
Konular: 724
Hun is on a distinguished road
Standart Kalb Temizliginin Hikmeti

Kalb Temizliginin Hikmeti

Nur yüzlü Efendimiz (asm) süt kardeşi Abdullah'la beraber evlerine yakın çayırlıkta kuzularını otlatıyordu. Bir ağacın altında çimenden yemyeşil halının üzerine oturmuş, tatlı tatlı konuşuyorlardı. Bir müddet sonra da Abdullah ağacın serin gölgesinde uykuya daldı.

Kâinatın Efendisi (asm) ise, oturduğu yerden kâinatı kuşatan eşsiz güzelliklerin Yaratıcısını düşünmeye koyuldu. Bu sırada kuzular yayıla yayıla epeyce uzaklaşmışlardı; onları geri çevirmek için Peygamberimiz, Abdullah'ın yanından ayrıldı. Bir müddet gittikten sonra, karşısına beyaz elbiseli iki kişinin çıktığını gördü. İkisi de güler yüzlü ve sevimli idiler. Birinin elinde içi karla dolu altın bir tas vardı. Nur yüzlü Efendimizin (asm) yanına usulca yaklaştılar. Onu tutup İlâhî bir halı gibi duran yem yeşil çimenlerin üzerine uzattılar. Efendimizde (asm) ne ses, ne seda, ne de telâş vardı. Bu güler yüzlü, bu temiz sîmalı ve bu sevimli insanların kendisine kötülük yapmayacağını biliyordu.

Ağacın serin gölgesinde uyumakta olan Abdullah bu sırada uyandı. Manzarayı görünce olanca hızıyla telâşlı telâşlı eve vardı. Gördüğü manzarayı anne ve babasına anlattı. Heyecan ve telâşlarından, evlerinden nasıl çıktıklarının farkında bile olmayan Halîme ile kocası, bir anda Peygamberimizin (asm) yanına vardılar. Fakat, Abdullah'ın anlattıklarından eser yoktu. Ortalıkta kimseler görünmüyordu. Zira, gelenler memur edildikleri vazifelerini bir anda bitirip, gözden kaybolmuşlardı. Sadece ayakta duran Kâinatın Efendisinin (asm) benzi uçuktu ve hafiften gülümsüyordu.

Fazlasıyla telâşa kapılan Halîme ve kocası,

"Ne oldu sana yavrucuğum?" diye sordular. Kâinatın Efendisi (asm) şunları anlattı:

"Yanıma beyaz elbiseli iki kişi geldi. Birinin elinde içi karla dolu bir tas vardı. Beni tuttular, göğsümü yardılar. Kalbimi de çıkarıp yardılar. Ondan siyah bir kan pıhtısı çıkarıp bir yana attılar. Göğsümü ve kalbimi o karla temizledikten sonra ayrılıp gittiler."1

Aradan yıllar geçecek, kendilerine peygamberlik vazifesi verilecekti. Birgün sahabîlerden bazıları,

"Yâ Resulallah, bize kendinizden bahseder misiniz?" diyecekler; Resûlullah da,

"Ben babam İbrâhim'in duâsıyım. Kardeşim İsâ'nın müjdesiyim. Annemin ise rüyâsıyım. O, bana hâmile iken Şam saraylarını aydınlatan bir nurun kendisinden çıktığını görmüştü." dedikten sonra, bahsi geçen hâdiseyi de şöyle anlatacaktır:

"Ben, Sa'd bin Bekroğulları yanında emzirilip büyütüldüm. Birgün süt kardeşimle birlikte evlerimizin arkasında kuzuları otlatıyorduk. O sırada yanıma beyaz elbiseli iki kişi geldi. Birinin elinde içi karla dolu bir altın tas vardı. Beni tuttular, göğsümü yardılar. Kalbimi de çıkarıp yardılar. Ondan siyah bir kan parçası çıkarıp bir yana attılar. Göğsümü ve kalbimi o karla temizlediler."2

Bu hâdise ile Peygamber Efendimizin (asm) mübârek kalbi, İlâhî bir nur ve Cenâb-ı Hak tarafından bir sekînet ve bir ruh ile genişletilmiş oluyordu. Aynı zamanda Resûlullah Efendimizin (asm) nefsi o yaşından itibaren kudsî duygular ve İlâhî nurlar ile te'yid edilerek, her türlü vesvese ve şüpheden temiz hale getiriliyordu.

Burada şunu da hatırlatmak gerekir ki, kalb sadece çam kozalağı gibi bir et parçası olarak düşünülmemelidir. O, bir lâtife-i Rabbaniyedir. Meseleye ışık tutması bakımından Bediüzzaman Hazretlerinin kalb ile ilgili şu açıklamasını da nazarlara arzetmekte fayda vardır:

"Kalbden maksad, sanevberî (çam kozalağı) gibi bir et parçası değildir. Ancak, bir lâtife-i Rabbaniyedir ki, mazhar-ı hissiyatı, vicdan; ma'kes-i efkârı, dimağdır. Binâenaleyh, o lâtife-i Rabbaniyeyi tazammun eden o et parçasına kalb tabirinde şöyle bir letâfet çıkıyor ki; o lâtife-i Rabbaniyenin insanın mâneviyatına yaptığı hizmet, cism-i sanevberînin cesede yaptığı hizmet gibidir. Evet, nasıl ki, bütün aktar-ı bedene mâü'l-hayatı neşreden o cism-i sanevberî, bir makine-i hayattır; ve maddî hayat onun işlemesiyle kaimdir; sekteye uğradığı zaman cesed de sukuta uğrar. Kezâlik o lâtife-i Rabbaniyye a'mâl ve ahvâl ile canlandırır, ışıklandırır; nur-u îmânın sönmesiyle mahiyeti, meyyit-i gayr-ı müteharrik gibi bir heykelden ibaret kalır." 3

Anlaşılan odur ki, maddî kalbin îmân, ilim, hikmet, şefkat gibi mâneviyat ile yakın alakası vardır. Aynı şekilde, maddî temizliğin de mânevî temizlik ile münasebeti mevcuttur. Bu itibarla Resûl-i Ekrem Efendimizin (asm) maddî kalbinin yıkanıp temizlendikten sonra ilim, hikmet, İlâhî nur ve feyizlerle doldurulmasını akıldan uzak görmemek lâzımdır.4

Peygamberler günah işlemekten münezzehtir. Onlara günah isnad etmek caiz değildir. Peygamberlerin günah işlememesi mtihana tabi olmadığı anlamına gelmez. Peygamberlerin imtihanı diğer insanlardan daha şiddetlidir. Nitekim peygamberlerin imtihan edildiğine dair Kuranı Kerim de bir çok ayet vardır.

"Bir zaman Rabbi İbrahim’i bir takım emirlerle sınamış, İbrahim onların hepsini yerine getirmiş de Rabbi şöyle buyurmuştu: “Ben seni insanlara önder yapacağım.” İbrahim de, “Soyumdan da (önderler yap, ya Rabbi!)” demişti. Bunun üzerine Rabbi, “Benim ahdim (verdiğim söz) zalimleri kapsamaz” demişti." (Bakara, 2/124)

"Andolsun, biz Süleyman’ı imtihan ettik." (Sad, 38/34)

Her insana musallat olan şeytanlar olduğu gibi Peygamberimize (asm) musallat olan şeytan da vardır. Nitekim bu konuda şöyle bir hadis-i şerif vardır:

“Benim şeytanım bana teslim oldu.”

Peygamberimizin de şeytanı vardı. Ancak o şeytanını teslim almıştı.5
Alinti
Hun isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla

Okunmamış 10-05-14, 00:21   #2 (permalink)
 
zeytınn - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: 15-05-13
Mesajlar: 1.171
Konular: 73
zeytınn is on a distinguished road
Standart

teşekkürler..........
__________________
Kalpler uyana, aşkınla yana..Can kurban sana Sultanım ALLAH..
zeytınn isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks

Etiketler
kalp temizliği hikmeti


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Kapalı

Hizli Erisim


Tüm Zamanlar GMT +2 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 04:20.


Powered by vBulletin® Version kapalı
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, yasaya aykırı yada telif hakkı içeren paylaşımları iletişim bölümünden bizlere bildirebilirsiniz