Tekil Mesaj gösterimi
Okunmamış 18-11-11, 03:19   #1 (permalink)
nurcann
ÖZEL ÜYE
 
nurcann - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: 16-08-11
Mesajlar: 4.200
Konular: 1624
nurcann is on a distinguished road
Standart Hz. Mevlana Tebessüm Ve Tefekkür

Hz. Mevlana Tebessüm Ve Tefekkür

Mevlana'nin cübbesinin gevseyen dügmesini dikiyordu hanimi Kera Hatun. O zamanki halk söylentisine bakarak 'Efendi dedi, agzina bir cöp al da bir ugursuzluga ugramayasin dügme dikme sirasinda!' Mevlana halk arasindaki ugursuzlugu çöple önleme adetini söyle cevapladi:

-Hanim sen hic merak etme, dügmeni dikmene bak. Ugursuzluk benim yanima yaklasamaz. Cünkü ben agzima cöp yerine ihlasi aldim. Ihlas Suresi var agzimda!

Sevgiyi Sevmek

Bir gün Hazret-i Mevlânâ Hazretleri'nin huzuruna birbirlerine dargın iki kişi getirirler. Mevlânâ hazretleri onlara bir an önce barışmalarını söyler ve şu örneği verir:

"Allah, bazı insanları su gibi lâtif, mütevazı, daima aşağıya doğru akan ve yumuşak huylu yarattı, bazılarını da toprak ve taş gibi sert mizaçlı ya*rattı.

"Su, toprağa karışır, meyvelerin büyümesini, canlıların hayatlarını devam ettirmelerini sağlar. Böylece o sulardan ruhlara ve bedenlere gıda temin edilip, menfaat sağlanır. Su toprağa gitmezse, topraktan da, sudan da lâyıkıyla istifade edilmez.

"Bu arkadaşın toprak hükmünde olup, yerinden kalkmaz ve barış*mazsa, sen su gibi tevazu üzere ol ve onunla anlaş.

"Herkes bilir ki, iki küs olan kimseden hangisi öbüründen önce davranırsa, Cennete ötekinden önce girecektir. Daha çok sevap kazanacaktır. Dolayısıyla, bu barış*tan her ikiniz de istifade etmiş ola*caksınız."

Biraz sonra her iki kişi de barış*tılar.

Mevlana Mesnevi’sinde bir hikâye anlatır:



Bir adam, dostunun kapısına gelip, kapısını çalar. İçeriden gelen ses:
-Kapıyı çalan da kim, diye sorar.
Adam: “-BEN’im” diye cevap verince, dostu:
-“Git, şimdi zamanı değil, sonra gel” der.
Adam, kapıdan ayrılır ve bir yıl dostunun hasretiyle yanıp tutuşur. Bir yılın sonunda dostunun kapısına tekrar gelir. Reddedilme korkusuyla kapıyı çalar.
İçeriden gelen ses:
-“Kim o” diye sorar. Adam:
-“SEN’im” diye cevap verir.
Dost, adamı içeri davet eder:
-“Madem ki BEN’sin, içeri gir. Ev dar iki kişi sığmıyor” der.
Güzel sesli bir hafiz Kur'an okuyordu. Kulagina gelen bu güzel sesten etkilenen Hz. Mevlana da gözyasiyla dinliyordu. Bu sirada elini agzina kapayarak esneyen bir adam, Mevlana'nin bu gözyaslarina bir mana veremeyerek sordu:

-Efendi Hazretleri nicin agliyorsunuz, aglanacak bir sey mi var ortada?

Mevlana esneyen adama anlayacagi dilden cevap verdi:

-Güzel sesli hafizlardan gelen Kuran sesi bana, cennet kapisinin acilisi sesi gibi geliyor da onun icin...

Esnemeyen devam adam da basini sallayarak:

-Bana da cennet kapilarinin acilis sesi gibi geliyor, dedi. Mevlana kücük bir düzeltme yapti:

- Aramizda ince bir fark var, dedi. Senin duydugun ses, cennet kapisinin acilis sesi degil kapanis sesi olmalidir. Cünkü dedi, acilis sesi gözyasi döktürür, kapanis sesi ise uyku getirir...

alıntıdır
sevgiler
nurcann isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
-