Tekil Mesaj gösterimi
Okunmamış 28-11-11, 21:16   #1 (permalink)
doguasya
ziyaretçi
 
Mesajlar: n/a
Konular: 6
Standart Cuma Günü İle İlgili Bir Hikaye

Cuma Günü İle İlgili Bir Hikaye

Semerkand’da bir saka vardı. Her Cuma günü, kazancını Allah rızası için ana ve babasının ruhlarına tasadduk ederdi. Her vekit namazdan sonra dua etmeye ahdetmişti. Bir Cuma günü, para kazanamadı. Bir alime gidip nezrini: “Ben her Cuma günü kazancımı ana ve babamın ruhuna sadaka etmeyi nezir etmiştim. Bu Cuma günü para kazanamadım. Bu ahdimi yerine getirmek için ne yapmalıyım ?” dediğinde; O alim “Evladım ! Şimdi kavun, karpuz zamanıdır. Kavun, karpuz kabuklarını topla, merkep ve atlara. Koyun ve keçilere ver.” dedi. Saka da öyle yaptı. O gece rüyasında ana ve babasını gördü. Ana ve babası rüyasında ona “Ey oğul, her Cuma gecesi bize hediyeler gönderir bize ikram ederdin. Fakat çoktan beri kavun, karpuz istiyorduk. Allah senden razı olsun. Bu Cuma bizlere kavun ve karpuz ikram ettiler. Sen hayvanlara kavun ve karpuz kabuğu verdin, Allah bize Cennet kavun ve karpuzlarından ikram eyledi.” Dediler.
Meşayihten rivayet olur ki; Cuma geceleri yahut Cuma günü, ölenlerin ruhları evlerin kapılarına gelirler ve şöyle hitap ederler:
“Ey sevgili oğlum ! Ey sevgili kızım ! Ey kardeşim ! Ey evimde oturanlar ! Türlü türlü nimetler yiyorsunuz. Biz kabirde açız, sususuz, karanlık yerdeyiz. Siz aydınlıkta, biz karanlıktayız. Siz yumşak yataklarda, biz çıplak, topraktayız. Bizi hiç anmıyorsunuz. Bizi unuttunuz. Sizden rica edip, sizlere yalvarıyoruz. Bizim için sadaka ve hayır ediniz. Bizim için dua ve istiğfar ediniz ki, bizlere yiyecek, aydınlık, yatak ve örtü olsun. Bu yaptığınız hayır hasanat, dua ve istiğfar bizim için büyük hediyedir.” Diye ta sabaha kadar yalvarıp yakarırlar.”Bari bunları yapmazsanız, sofranızdan artmış ekmekleri köpeklere ve kedilere bizim ruhumuz için veriniz.. “Bize sevabını bağışlayınız.” Derler. Bu zevatın akrabasından birisi hayır eylese sevinirler.”Allah sizden razı olsun, sizleri de Allah sevindirsin. Siz bizleri unutmadınız. Allah sizi iki cihanda aziz eylesin” deyip giderler. Şu kimseler ki, ölülerini hayır ile yad etmezler, ölülerinin ruhları da öylece beddua ederler. “ Allah’ü Teala sizleri mahrum etsin. Sizin bizi mahrum ettiğiniz gibi.” Deyip boyunları bükük mahzun olarak giderler. Bu haberin sahih olmasına delil olarak bu hadisi şerif-i gösterdiler:
“Adem oğlunun ameli, pazartesi ve perşembe günü Allah’ü Teala’ya arz olunur. Lakin sılayı-rahmi terk edenin ameli hayriyesini Allah kabul etmeyip, red eder. Yapılan hayrın peygamberlere ve babaya, anaya arz olunması Cuma günüdür.”
Ey insan oğlu ! Sonumuz ölümdür. Hayır ile anarsak, hayır ile anılırız. Dünyanın bekası yoktur.Mamurlar harap olsa gerektir. Düzenler bozulur, imaretler, saraylar yıkılır. Sevdiğiniz mallarınız sevmediklerinize kalır. Her gün bir Melek şöyle hitap ediyor, şöyle nida ediyor: “Doğum, ölmek için. Binalar yaptın, harap olmak için” Harap olacaktır, sonu ölüm ve harap olmaktır. Verilen nimetler harap olsa gerek. Mutilere sevap, asilere ikab vardır. Akıllı olan kimse, ahiretini yapar. Mümkün olduğu kadar kendini ve ehlini, evladını, etbaını Allah rızasında ve ebedi mülke yetiştirmeye çalışır. Ölüsünü, dirisini Hak’ka yarar amel ile memnun eder.

ALINTI
  Alıntı ile Cevapla
-