kadir

Eğer ki sevdiğinizle veya eşiniz ile aranıza girmeye çalışan bir kadın varsa bunun şeytan olma ihtimali vardır. Şeytanlardan ilişkinizi korumak için bu büyüyü yapmanız gerekir. Büyü en kısa zamanda etkisini gösterecektir.

Bunun anlaşılması kolay değildir.

Şeytan, aralarını bozmaya çalıştığı kimselerin güvenini kazanır, onlarla yakınlık kurar, içli-dışlı olur.

Şeytan bunu başarabilmek için de, sevimli, güler yüzlü, tatlı dilli, güzel bir kadın kılığına girer. Kimse ondan bir kötülük geleceğine inanmaz, ancak bu kılığına girilen güzel kadının sevgilileri tanıdıkları, sevdikleri biri olması gerekir.

Şeytan yabancı bir kadın kılığında görünmez.

Aralarında soğukluk, dargınlık giren nişanlılardan biri durumu bir yakınına, güvendiği bir kimseye açar, fakat bu kimse, şeytanın içine girdiği kadın da olabilir.

O yüzden, sevgili, içini döktüğü kimseden cinciye gitmede aracı olmasını istemelidir.

Bu kişi, söyleneni baştan savmaya kalkar, cinciye gitmenin gereksizliğini söyler, aracı olmaktan kaçınırsa, ondan kuşkulanmak gerekir.

O zaman cinciye aracısız gidilir.

Cinci, olayın en ince ayrıntılarına bakar, fal açar ve ara bozuculuğun kimden geldiğini, yapanın genel niteliklerini açıklar.

Açıklanan nitelikler kimde bulunursa bulunsun, şeytanın onun gövdesine girdiği sonucuna varılır.

Bu durumda cincinin işi iyice kolaylaşmış demektir.

Cinci, kendisine başvuran genci odanın ortasında, ayakta durdurur ve çevresine bir daire çizip, dairenin çevresinde kırk kez döner ve her dönüşte "euzubillah mineşşeytanirracim" deyip, yere üfler, üç rekat "tevbe namazı" kılar, yedi "estaunzubillah" der, dört yana üfler, sonra gençlerin aralarının düzelmesi, şeytanın aradan çekilmesi için dua eder, Tanrı'ya yakarır.

Duanın, yakarışın belli sözleri yoktur.

Bu işlem üç gün sürer.

Dördüncü gün, cinci bir bardak okunmuş suyun yarısını kendisine başvurana yedi "bismillah" çektirerek içirir, öteki yarısını da öteki gencin kapısının eşiğine döktürür.

Bu iş gece, yatsı ezanından sonra gizlice yapılır.

Cinci, sevgiliye kırk "subhanallah" söylettikten sonra, üç "Kulhuvallah" okutur ve tevbe ettirir.

Bu işlem de üç gün uygulanır.

Yedinci gün cinci, doksan dokuz "Kulhuvallah" okuyup, sevgililerin adlarını söyleyerek göğe doğru üfler ve muskaya yazıp, muşambaya, muşambayı da iki kat yeşil beze sarıp, ipek iplikle bağlar (dikmeden).

Muska, iki sevgilinin geçtikleri ya da buluşup, konuştukları yere saklanır. (SAMANLIK gibi )

Islanmaması gereken muskanın üstünden, altından geçmek önemli değildir. Yanından geçmek bile yeterlidir.

Bu muskanın sağından, solundan, altından veya üstünden yedi kez geçildikten sonra işler düzelmeye, şeytan aradan çekilmeye başlarmış.

Şeytanın kılığına girdiği kadın kesinlikle bilinse bile, ona bu konuda söylemenin gereği yoktur.

Yoksa muskanın etkisi kalmazmış.