Dilek Duası  

Go Back   Dilek Duası > DİLEKDUASI KÜLTÜR SANAT > Tarih Öğreniyoruz

Yeni Konu aç Cevapla
Seçenekler Stil
Okunmamış 13-11-11, 03:36   #1 (permalink)
ÖZEL ÜYE
 
nurcann - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: 16-08-11
Mesajlar: 4.200
Konular: 1624
nurcann is on a distinguished road
Standart Şirpence Tarihçesi

Şirpence Tarihçesi

Sen daha şehzadelik yıllarında devletin kötü gidişatı konusunda baban İkinci Beyazıt’ı uyarmıştın. Bir an o makama geçmen gerekiyordu. Çünkü sen Doğu Anadolu’nun elden gitmesine razı olamazdın. Oysa Şah İsmail; baban Beyazıt’ın Cem Sultan ile mücadelesini fırsat bilerek topraklarına müdahale ediyordu. Bundan dolayı sen padişah olmayı çok arzulamış ve bu isteğini babana iletmiştin. Ama babanda bir padişahtı ve gönlü diğer kardeşin Ahmet’ten yana idi. Oysa sen padişah olmalıydın. Ve maalesef padişah olmanın yolu baba ile savaşmaktan geçiyordu. 1512 yılında Karıştıran Ovasında baban ile savaşmış ve savaşı kaybetmiştin. Aslında sen kaybederken kazanmıştın. Çünkü gösterdiğin kahramanlıkla yeniçerileri kendine meftun bırakmıştın ve yeniçerilerde babana giderek "Biz başımızda padişah olarak Ahmet’i değil Selim’i ister üz" diye bağırmışlardı.

VE SEN ARTIK PADİŞAHTIN. Yükün çok ağırdı. Hatta tahta çıktığın günlerde askerlerine yaptığın bir konuşmada "Benim dönemimde rahat döşekte yatmak yok" demiştin.

İlk seferini şehzadelik yıllarındaki hasmın Şah İsmail üzerine yapmış ve Çaldıran Ovası muhteşem zaferini seyretmişti. Bu zafer adeta gelecekteki zaferlerinin de habercisiydi. Çünkü imparatorluğu altı buçuk milyon kilometreye çıkarmak kolay olmayacaktı. Bu kilometreler sarayda yatmak ile olamazdı. Zaten uyuşuklukta senin yörende barınamazdı.

En büyük hayalin oydu senin. Osmanlıyı bir cihan devleti yapacaktın. Hatta bir defasında kocaman bir dünya haritasını eline almış onu uzun incelemiş ve atının ayakları altına atmıştın. Ardından da; "Anladım ki dünya iki hükümdara yetmeyecek kadar azmış" demiştin.

Sen cihan imparatorluğu padişahıydın. Bir devleti cihan devleti yapmakta kolay olmayacaktı. Bunun şuurunda olan sen hayallerini süsleyen Mısır Seferi hazırlıklarına çoktan başlamıştın. Bu sefer sıradan bir sefer olmayacaktı. Zira bu sefer sonunda İslam Birliği sağlanacak ve sana da "Emir’ül Mü'minin" denecekti. Sefer 25 ay sürecekti ve sende 1516 yılının ilkbaharında başkentinden ayrılacaktın.

Bu seferde çok harikulade olaylara şahit olacaktın. Hani bir defasında ordun bir elma bahçesinden geçince senin içine bir kurt düşecekti. Söylenecektin kendi kendine. "Ya askerlerimden biri haram olan elmadan aldıysa..." Dayanamayıp da orduda arama yaptıracaktın ve askerlerinin hiçbirisinin çantasında elma bulamayacaktın. Bu olay üzerine yüzünde nadiren de olsa görülen tebessüm ortaya çıkacak ve ellerini Mevla’ya kaldırarak "Şükürler olsun Yâ Rabbi bana haram yemeyen bir ordu bahşettiğin için" diyecektin. Çünkü sen çok iyi biliyordun ki haram yiyen bir ordu ile Mısır’lar alınamazdı.

Yine bir gün ordun kavurucu yaz sıcağında ilerliyordu. Herkes yorgun, susuz ve bitkin durumdaydı. Yolunuz bir üzüm bağına düşmüştü. Senin ve askerlerinin yüreği yanıyordu. Ama senin ve askerlerinin aldığı terbiye, sizi üzümlere yaklaştırmıyordu. Üzümlerin sahibi yoktu ortada. Olsaydı eğer bu orduya tüm bağını feda edecekti. Sen ve askerlerin üzümlerden alıyor ve kese kese altınları hevenklere asıyordunuz.

Sana ve orduna da bu yakışırdı Koca Sultan. Çünkü sen bir defasında dememiş miydin "Ben bu ordu ile değil Mısır’ı dünyayı bile fethederim"

Şunu biliyordun ki bu seferde sen yalnız değildin. Çünkü şahit olduğun bir hadise bunu doğruluyordu. Kararlı bir şekilde Sina Çölünü aşıyordun. Birden atından inip yaya yürümeye başlamıştın. Senin bu halini gören beyler, paşalar ve askerlerde attan inmişlerdi. Yani tüm ordu yaya yürüyordu. Sadrazamın usulca yanına sokulup "Efendim neden yaya yürüyorsunuz" diye sorduğunda sen; "Önümde Peygamberimiz yaya yürürken ben nasıl ata binebilirim" demiştin. Evet, sana ve orduna peygamber rehberlik ediyordu.

Mısır’a varmış ve Tomanbay’ı taktiğinle yenmiştin. Artık sen cihan imparatoru gibiydin. Halifeydin yani, dünya Müslümanlarının yardım isteyeceği kişiydin. Ama sen bir o kadarda mütevazı idin.

Hatırlıyor musun? İmam hutbede senin adını zikrediyordu. Senin için "Hakimü’l Haremeyn-i Şerifeyn" (Mekke ve Medine’nin hâkimi) diyordu ve sen bu sözlerden hoşnut olmamıştın. Kaşlarını çatmış ve yerinden fırlamıştın. "Hayır! hayır ben ancak Hadimü’l Haremeyn-i Şerifeyn (Mekke ve Medine’nin hizmetçisi)olabilirim" demiştin.

25 aylık İstanbul hasretin sona ermişti. Dönüş hazırlıklarına başlamıştın. Halkın ve başkentinde seni çok özlemişti. Bunun için görkemli bir tören hazırlamışlardı. Sen böyle bir karşılanmayı çoktan hak etmiştin. Fakat bunu duyunca müteessir olmuş ve böyle törenler beni şımartır diye şehre gece girmiştin. Çünkü Sultanım sen böyle gösteriş ve alâyişten uzak bir insandın.

Sultanım artık vuslat yaklaşmıştı ve seni Rabbine kavuşturan neden ise bir çıban idi. Hastalığının adı "ŞİRPENÇE" idi ve sen bunu fazla da önemsemiyordun. Diyordun ki; "Bir çıban nedir ki yataklara yatayım." Ama sultanım o küçük şirpençe seni önce yataklara düşürmüş ve ardından da ruhunu almıştı ve Rabbine ulaştırmıştı.

alıntıdır
sevgiler
nurcann isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla

Cevapla

Bookmarks

Etiketler
şirpence


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Kapalı

Hizli Erisim


Tüm Zamanlar GMT +2 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 21:29.


Powered by vBulletin® Version kapalı
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, yasaya aykırı yada telif hakkı içeren paylaşımları iletişim bölümünden bizlere bildirebilirsiniz