Dilek Duası  

Go Back   Dilek Duası > DİNİMİZ İSLAM > Tasavvuf

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Hikayei Nakkaş 3 nurcann Tasavvuf 3 30-11-11 05:48

Yeni Konu aç Cevapla
Seçenekler Stil
Okunmamış 18-11-11, 05:05   #1 (permalink)
ÖZEL ÜYE
 
nurcann - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: 16-08-11
Mesajlar: 4.200
Konular: 1624
nurcann is on a distinguished road
Standart Hikayei Nakkaş 2

Hikayei Nakkaş 2

Onca hikâyenin yaşandığı bu şehirde, elbet nakkaşın da bir hikâyesi vardı.


Hüsn-i Yusuf’tu adı.


Bu ad ona dedelerinden kalma bir addı. Söylene dinlene biraz masala dönüşmüş bir hikâyesi vardı.


Ne kadarı gerçek, ne kadarı masal, ne kadarı doğru, ne kadarı eğri…


Masalımsı olsa da, gökten üç elma düşmezdi. Bir babayla oğlunun boynuna göklerden bir ilmek uzardı bu hikâyede.


Hikâyenin en can alıcı noktasını kılıçtan ziyade, keskin bir söz teşkil ederdi.


“Devletlilerden uzak durasın!”


Asırlar boyu bu söz tutulmuş, bu hikâyede devletten uzak durulmuştu.


Ne paşalığa heves etmişlerdi, ne beyliğe.


Ne elde tüfenk, ne belde kılıç…


Geçimleri göz nuru alın teri…


Babadan oğla geçen bir güzellik, bir gül sevdası…


Nakış nakış dünyayı güle döndürmek hevesi.


Nakkaşın hikâyesinin başlangıcı, tâ asırlar öncesi dedesi Lâle-i Nûman Efendinin hikâyesiyle başlardı.


Lâle-i Nûman Efendi sağ kaşının üst yanında, tıpkı gelinciğe benzer kırmızı bir leke olduğundan ebe annenin “Lâle-i Nûman! Lâle-i Nûman!” -gelincik- diyerek bebeği eline almasından dolayı bu adı almıştı.


Alnına dökülen sümbül perçemleri sallandıkça gelinciği görünür, niçin ona “Lâle-i Nûman” denildiği herkesçe bilinirmiş.


Arkadaşlarının arasında “Bakir Nûman” diye de anılan Lâle-i Numan Efendi, kendine yol olarak sûfiliği seçmiş ve, “Olur a vazifelerimi yapamam, kul hakkına girerim!” deyip hiç evlenmemiş.


Payitahtta, Kocamustafapaşa’da şeyhinin sohbetinde bulunur, tekkenin bahçesinde lâleler, sümbüller yetiştirir, ulemadan, üdebadan, zariflerin muhabbetine nail olurmuş.


“Bizim yolumuzda ruhbanlık yoktur.” diyen şeyhinin kızıyla “Emir yüksek yerden.” Deyip, epey geçkince evlenmiş. Şeyh Efendinin vefatıyla da tekkenin postuna oturmuş.


Aynı yıl bir de oğlu olmuş Lâle-i Nûman Efendinin.


Belki çiçekleri çok sevdiğinden, belki evladını güzellikte Yusuf’a, ona duyduğu muhabbette kendini Yakub’a benzettiğinden, belki de böyle bir geleneği başlatmayı düşündüğünden bir çiçek adı olan ‘Hüsn-i Yusuf’ ismini vermiş oğluna.


Padişahın ona, tekkesine olan muhabbetini çekemeyen, şeyhülislamlık makamının ona verilmesinden çekinen şeyhülislam, sadrazama:


“Efendim bu adam arkadan kuyunuzu kazıyor. İyi yerlerden duyduğuma göre sizin için çuvala tıkıp Sarayburnu’ndan denize attırılacak adam, diyormuş!”


Bu sözlere inanan sadrazam, padişahın Edirne’de olmasından fırsatla adamlarına emretmiş: “Uygun bir yerde çuvala koyup denize atın!” demiş. “Ha, önce boğazına ip takıp sürükleyin. Baksın bakalım el mi yaman, bey mi yaman…” diye de eklemiş.


Sadrazamın adamları Lâle-i Numan Efendinin boynuna ip takıp:


“Sen ha! Sadrazam Efendimizi çuvala koydurup denize atmak ha…” diye suyun kenarına sürüklerken… Lâle-i Numan Efendi ağzını açacak olsa… Başlarındaki zorba:


“Koman susturun” diyormuş.


Boynuna takılan iple yerlerde sürüklenip, başından bedeninden sızan kanlarla tam bir gelincik olmuş çuvalın ağzı bağlanırken:


“Allah aşkı için durun evladıma bir sözüm, bir vasiyetim var.” diye inlemiş.


Allah için; fitne çıkardığı için şeyh efendiyi boğanlar, Allah için durmuşlar. Şeyh Efendi:


“Evladım devletlilerden uzak durasın!” demiş. Bismillah deyip bükmüş boynunu.


Bu işten hoşnut olmayan fakat ellerinden bir şey de gelmeyen sadrazamın adamlarından birkaçı da çaresiz çuvalın uçlarından tutup boğaza bırakmışlar.


Başlarındaki ağanın:


“Efendimiz emretti. Kimselerin ruhu dahi duymayacak ha ona göre! Bu vasiyeti filan unutun!” tembihine rağmen, içlerinden biri bu sözü kargacık burgacık bir yazıyla kaydetmiş bir kâğıda. Bir gece götürüp Şeyh Efendinin evinin kapısından içeri atmış.


Bakir Numan Efendinin genç karısı bu kederle pek yaşamamış vefat etmiş. Hüsn-i Yusuf’u da ihvan büyütmüş.

alıntıdır
sevgiler
nurcann isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla

Okunmamış 30-11-11, 03:34   #2 (permalink)
TECRÜBELİ ÜYE
 
Üyelik tarihi: 16-11-11
Mesajlar: 1.528
Konular: 0
birkul is on a distinguished road
Standart

faydalı bir konu teşekkür ederiz emeğinize sağlık
birkul isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Okunmamış 30-11-11, 04:46   #3 (permalink)
TECRÜBELİ ÜYE
 
Üyelik tarihi: 19-11-11
Mesajlar: 1.534
Konular: 0
varol is on a distinguished road
Standart

teşekkürler elinize sağlık site ve konular çok faydalı
varol isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla

Okunmamış 30-11-11, 05:49   #4 (permalink)
ÖZEL ÜYE
 
nurcann - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: 16-08-11
Mesajlar: 4.200
Konular: 1624
nurcann is on a distinguished road
Standart

ben teşekkür ederim arkadaşlar güzel yorumlarınız için
nurcann isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Kapalı

Hizli Erisim


Tüm Zamanlar GMT +2 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 16:40.


Powered by vBulletin® Version kapalı
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, yasaya aykırı yada telif hakkı içeren paylaşımları iletişim bölümünden bizlere bildirebilirsiniz