zeytınn

İnsanlar neden para sıkıntısı çekerler?
Bir çok insan para sıkıntısı çektiğinden veya çevresindeki insanların kendini anlamadığınıdan yakınarak sızlanır dururlar. Gereğinden fazla alıngandırlar. Acaba az mı para kazanıyorlar? Yoksa çevresindekiler külliyen kötü mü?
Dünyadaki insanların çoğunluğu az para kazanır. Bunlardan bir kısmı sanki bir eli yağda bir eli balda gibi mutlu yaşarlar. Bir kısmı ise sıkıntılar içinde kıvranırlar. Yani mutlu ve rahat yaşamak gelirle doğru orantılı değildir. Bazılarına göre çok daha fazla geliri olanlar da rahat ve mutlu yaşayamazlar. Elindeki imkanları iyi kullanabilme yeteneği insanların rahat ve mutlu yaşamalarını sağlar. Bunlardan birinci gruptakilere gerçekciler, ikinci gruptakine ise hayalciler diyelim. Nedir bunun sebebi? Bunların yaşam tarzlarını ve davranışalarını inceleyecek olursak aşağıdakileri görürüz.
Gerçekciler: Gelirini zaruri ihtiyaç maddelerine öncelik vererek harcarlar. Keyfi olanları ise zaruri ihtiyaçlardan artanla karşılarlar.
Hayalciler: Daha ziyade keyfi olanları ön planda tutarlar. Örneğin:
Dar gelirliler devletten veya patronlarından daha fazla ücret vermelerini isterler. Bir türlü bunu istedikleri oranda gerçekleştiremezler. Aylıklarına yüzde on zam olsa bin lira maaşda 100 lira artış olur. Halbuki zaruri ihtiyaç olmayan sigarayı bıraksalar hem sağlıklarına hem de bütçelerine, verilen zamdan daha fazla katkıda bulunmuş olurlar. Ama bırakamazlar. Zaten sigarayı bırakacak kadar azimli ve kararlı olambilseler bir çok sorun kendiliğinden ortadan kalkacaktır.
Bazı insanlar sıkıntılarını unutmak için içki içerler. İçki içmek bir zevktir ama sorun çözmez daha da derinleştirir. Sıkıntılardan kurtulmak için ayık kafayla çare aramakla sorunlar çözülürler. İçki içerek ve unutarak ancak sorunlar katlanarak ertelenirler.
Bazıları ellerindeki eşyaları hor kullanmayı, kısa zamanda eskitmeyi ve kırıp bozmayı marifet sayarlar. Halbuki evinizde kullandığınız eşyaları biraz dikkat ederek kullanım ömürlerini artırsanız, o eşya kullanımda kaldığı sürece bütçenize onun fiyatı kadar katkıda bulunmuş olmaz mısınız? Bir alet işimizi eksizsiz görüyorsa yenisi kadar kıymetlidir.
Bazıları ise kendi eşyalarını umursamazlar. Kendilerine göre bir felsefe geliştirerek "Nasıl olsa modası geçecek, benimle birlikte yaşayacak değil ya" gibi beyanlarda bulunurlar. Eşyaların kırılıp dökülmesini, bozulmasını iyiye işaret sayarlar. Kullanım klavuzlarını okumazlar, yalnızca iterek çekerek veya üstündeki düğmelere rastgele basarak çalıştırmayı denerler. Hor kullanırlar. Bunun sonucunda da ilk günden veya kısa bir süre sonra kullanılmaz hale gelirler. Buda bütçelerine devamlı ek yük getirir ve zorunlu ihtiyaçlarını karşılamakda sıkıntı yaratır.
Gerçekciler:
Gelirlerinin sınırsız olmadığını bilirler ve ayağını yorganına göre uzatmaya çalışırlar.
hayalci: Gelirlerini hiç düşünmeden harcarlar ve kısa zamanda cepleri boş kalır ve çevrelerine geçinemediklerinden dert yanarlar. Peki bu ne işe yarar. Hiiiç. Kimse kimseye benim param çok al da sen ye diye vermez.
Dünyada bütün ülkelerde insanlara sınırsız harcama kredisi verilmemiştir ve nüfusun çoğunluğu işçi ve memurdan oluşur. Küçük bir azınlığın geliri çoktur. Buna rağmen onlar da bazı küçük kurallara dikkat etmezlerse büyük para sıkıntıları çekerler.
Bu nedenle elinizdeki imkamları yerinde ve iyi kullanmanızı öneririm. Altmış yılı aşkın süredir bu prensibe sadık kaldığımdan memur olmama rağmen kayda değer bir para sıkıntısı çekmedim. Hayal kurmayın demem. Hayal etmek insanı geliştirir. Fakat bunların getirisi ve götürüsü incelenerek getirisi, götürüsünden fazla olanlar uygulamaya konduğunda iyi netice alınır.

alıntı